Kanser nasıl gelişir?
Kanser, temel olarak kontrolsüz olarak çoğalan ve ölmeyen hücrelerden kaynaklanır. Vücuttaki normal hücreler düzenli bir çoğalma, bölünme ve ölüm süreci izlerler. Bu süreç bozulduğunda kanser oluşmaya başlar. Normal hücrelerin aksine, kanser hücreleri programlı ölüm yaşamaz, bunun yerine çoğalmaya ve bölünmeye devam ederler.
Bu da kontrolsüz olarak çoğalan anormal hücre kitlesine yol açar. Akciğer kanseri, normal bir süreç olan hücrenin DNA hasarının düzeltilmesinin ve kendi kendini öldürmesinin bir gen mutasyonu tarafından engellenmesiyle meydana gelir. Mutasyonlar çeşitli sebeplerden dolayı ortaya çıkabilir. Çoğu akciğer kanseri, karsinojenik maddelerin solunmasından kaynaklanır.
Akciğer kanserinin görülme sıklığı
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, akciğer kanseri tüm dünyada kanser türleri arasında,erkeklerde en sık ölüme neden olan birinci, kadınlarda ise ikinci kanser türüdür ve dünyada her yıl ortalama 1,3 milyon kişinin neden olmaktadır. Ölüm oranı (mortalitesi) oldukça yüksek olan bu kanser türünde dünya genelinde sigara içme alışkanlıklarındaki değişmeye bağlı olarak alttiplerinde ve kadınlarda görülme oranlarında değişimler yaşanmaktadır. Akciğer kanserinin en önemli nedeni uzun süreli olarak sigara içimi ve tütün dumanına maruz kalmaktır. Akciğer kanserinden ölümlerin erkeklerde %92-94’ünün, kadınlarda ise %78-80’inin sigaraya bağlı olduğu bildirilmiştir. Akciğer kanseri birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıkan bir hastalıktır. Bu nedenler arasında; genetik faktörler, radon gazı, asbest ve hava kirliliği gibi faktörler sorumlu tutulmaktadır.
Akciğer kanseri nasıl sınıflandırılır?
Akciğerlerde başlayan kanserler mikroskop altındaki görünümlerine dayanılarak küçük hücre dışı akciğer kanseri (KHDAK) ve küçük hücreli akciğer kanseri (KHAK) olmak üzere iki gruba ayrılır. Akciğer kanserinin her tipinin gelişimi ve yayılımı farklıdır ve bu nedenle tedavisi de farklı şekillerde yapılır. Küçük hücreli dışı akciğer kanseri, akciğer kanserlerinin %80’inden, küçük hücreli akciğer kanseri ise kalan %20’sinden sorumludur. Küçük hücreli akciğer kanserine bazen yulaf hücresi kanseri adı da verilir. Bu tür, hızla çoğalan küçük hücrelerle karakterize edilir ve hızlı metastaz yapabilen büyük tümörler oluşturur. Neredeyse tüm KHAK olguları sigara kullanımından kaynaklanır.
Küçük hücre dışı akciğer kanserinin büyümesi ve yayılımı daha yavaştır. Ancak vücudun diğer organlarına yayılması daha fazladır. Bu kanserin üç ana tipi vardır. Bu tipler arasında tedavi ve yaşam süresi açısından fark yoktur. Kanserin kaynaklandığı hücre tipine göre adlandırılırlar: Yassı epitel hücreli kanser (ayrıca epidermoid kanser olarak da adlandırılır), adenokanser ve büyük hücreli kanser. Küçük hücreli akciğer kanseri, bazen yulaf hücreli kanser olarak da adlandırılır. Diğer türden daha az sıklıkta görülür. Akciğerin bu kanser tipi daha hızlı büyür ve vücuttaki diğer organlara daha fazla yayılır.
Akciğer kanserinde risk faktörleri nelerdir?
Akciğerde kanserin oluşumu tek bir sebebe bağlanmaz. Çeşitli faktörler akciğer kanser oluşumunda rol oynayabilir. Yapılan araştırmalar karsinojen olarak adlandırılan faktörlerin önemine işaret etmektedir. Karsinojenler, DNA’nın hasar görmesinden ve kanserin ortaya çıkmasından doğrudan sorumlu olan maddelerdir. Tütün, asbest, arsenik, gama ve röntgen gibi ışınımlar, güneş ve otomobil egzoz gazlarındaki bileşenler karsinojenlere örnektir. Vücudumuz karsinojenlere maruz kaldığında, vücuttaki diğer moleküllerden elektron çalmaya çalışan serbest radikaller oluşur. Bu serbest radikaller hücreleri hasarlandırır ve hücrelerin normal bir biçimde çalışma ve bölünme yeteneğini etkiler. Araştırmalar, akciğer kanserlerinin yaklaşık %87’si sigara kullanımı ve tütün dumanındaki karsinojenlerin solunması ile ilgili olduğunu göstermektedir. E ve A vitamin eksikliği.
Sigara içmek; akciğer kanseri için çok önemli bir risk faktörüdür. Tütündeki zararlı maddeler akciğerdeki hücrelere zarar verdiği için zamanla bu zararlı etkiler hücrelerde kansere neden olabilir. Bir sigara içicisinin akciğer kanseri olması; hangi yaşta sigara içmeye başladığı, ne kadar süredir sigara içtiği, bir günde içtiği sigara sayısı, sigarayı ne kadar derin nefesle içine çektiğiyle alakalıdır. Sigara içmeyi bırakmak bir kişinin akciğer kanseri olma riskini büyük ölçüde düşürür.
Radon gazı; toprak ve kayalarda olan görünmez, renksiz ve kokusuz radyoaktif bir gazdır. Akciğerlerde hasar sebep olarak akciğer kanserine götürebilir. Madende çalışan işçiler radona maruz kalabilirler ve ülkenin bazı yerlerinde radon evlerde bulunabilir. Sigara içiciliği radona maruz kalmaktan dolayı akciğer kanseri gelişme riskini daha da artırır.
Asbest: Bazı endüstrilerde kullanılan ve fiberlerde bulunan bir mineral grubu olan asbest de kanser oluşturan faktörler arasında yer alır. Asbest fiberleri partiküllere ayrılmaya meyillidir ve havada dolaşıp kıyafetlere yapışır. Bu partiküller solunduğu zaman akciğerlere yerleşirler ve orada akciğer hücrelerini zarara uğratarak kanser gelişme riskini artırır. Yapılan araştırmalar asbeste maruz kalan işçilerde akciğer kanseri gelişme riskinin maruz kalmayanlara göre 3-4 kat daha fazla olduğunu göstermiştir.
Genetik yatkınlık: Kanser, aile üyelerinden kalıtsal olarak geçen genetik yatkınlıktan da kaynaklanabilir. Kişinin hayatının sonraki dönemlerinde kanser geliştirme olasılığını istatistiksel olarak artıran belirli genetik mutasyonlarla veya bir gen kusuru ile doğmak mümkündür. Genetik yatkınlıklar doğrudan akciğer kanserine neden olabilmekle birlikte kişinin belirli çevresel faktörlere maruziyeti sonucu akciğer kanseri geliştirme riskini de büyük ölçüde artırdığı düşünülmektedir.
Hava kirliliği: Yapılan araştırmalar hava kirliliğinin de akciğer kanseri ile bağlantısı bulunduğu ihtimali ortaya çıkmıştır. Ancak hava kirliliğinin ne oranda kanser yaptığı tam olarak tespit edilememiştir.
Akciğer hastalıkları: Verem gibi bazı akciğer hastalıklarının kanser olma riskini arttırdığı bilinmektedir. Akciğer kanserinin veremle etkilenen bölgelerde daha fazla gelişme eğilimi vardır. Bir kez akciğer kanseri olan kişinin ikinci defa akciğer kanseri olma riski, kanser olmamış kişiye oranla daha fazladır. Akciğer kanseri teşhisi konulduktan sonra sonra sigara içmeyi bırakmak, ikinci bir akciğer kanseri gelişmesini önleyebilir.
Riskli meslekler: Akciğer kanseri için riskli meslekler şöyle sıralanabilir; madenciler, tekstil, izolasyon ve tersane işçileri, petro-kimya, baca temizleyiciler, plastik sanayi işçileri, maden ve kaynak işçileri, çamaşır suyu üreticileri, cam seramik, muşamba ve batarya işçileri, boya, dökümhane, çelik işçileri risk altındadır.
Yorum Gönder